HAYATIN MATEMATİK LİSANI
Bir çok insan için matematik, hayatını zehir eden derslerden, içine korku salan sınavlardan ve okulu bitirir bitirmez
kurtulacağı bir kabustan ibarettir. Bazıları içinse matematik, hayatı anlamanın ve sevmenin bir yolu olabilmiştir. Çünkü sevmenin yolu, her şeyde olduğu gibi, burada
da anlamaktan geçer. Ancak anlayabildiğimiz şeyleri severiz.
Aristo kapısına “matematik bilmeyen giremez” yazısını asmıştı. Bununla matematik bilmeyenlerin kendisini anlamayacaklarını mı kastetmiş, yoksa sadece insanları matematik öğrenmeye teşvik etmek mi istemişti, bilemiyoruz. Ancak o zaman bile matematiğe değer verildiğini anlıyoruz.
Milattan çok önce yaşamış olan Pisagor’un, geometrik şekiller üzerinde çalışırken keşfettiği dik üçgen teoremi bugüne kadar tazeliğini korumuş olup, bugün de aynı teorem öğretilmektedir. Her asırda gelen insanların bir şeyler eklemesiyle sürekli gelişen matematik, bugünkü muazzam şeklini almıştır. Globalleşen dünyadan bu bilim de nasibini almış ve matematik dünyanın her yerinde insanların çalıştığı evrensel bir dil olmuştur.
Aristo kapısına “matematik bilmeyen giremez” yazısını asmıştı. Bununla matematik bilmeyenlerin kendisini anlamayacaklarını mı kastetmiş, yoksa sadece insanları matematik öğrenmeye teşvik etmek mi istemişti, bilemiyoruz. Ancak o zaman bile matematiğe değer verildiğini anlıyoruz.
Milattan çok önce yaşamış olan Pisagor’un, geometrik şekiller üzerinde çalışırken keşfettiği dik üçgen teoremi bugüne kadar tazeliğini korumuş olup, bugün de aynı teorem öğretilmektedir. Her asırda gelen insanların bir şeyler eklemesiyle sürekli gelişen matematik, bugünkü muazzam şeklini almıştır. Globalleşen dünyadan bu bilim de nasibini almış ve matematik dünyanın her yerinde insanların çalıştığı evrensel bir dil olmuştur.